confessions

mahur

1. nesil Moderatör - - Moderatör -

  1. toplam entry 1169
  2. takipçi 14
  3. puan 0

masal

mahur
Bir zamanlar, Ekranlar çıkmadan önceki insanların en büyük eğlencesiydi masallar. Biz bu zamanları az buçuk yakalayan çocuklardık. Büyüklerimiz bize masallar anlatırken hayallerde kaybolur giderdik. Aşağıda paylaşacağım masal anneannemin bize anlattığı bir masal. daha çocukken not defterime kaydetmisim ki suan paylaşabiliyorum ve o kadar pişman oluyorum ki niye daha fazlasını yazmamışım diye...

Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken develer tellal, pireler berber iken ülkenin birinde ihtiyar bir çiftçi varmis. Bu ihtiyar adam ölmeden önce oğluna vasiyet etmiş: Sen, sen ol çocuğum sakın bir kösenin değirmeninde buğdaylarını öğütme, demiş. Çiftçinin oğlu buğdayları ekmiş, büyütmüş, sonunda hasat yapmış. Buğdayları öğütme işine sıra gelince değirmen aramaya koyulmuş. Bir değirmene girip sahibinin köse olduğunu görünce babasının öğüdü hemen aklına gelmiş. Oradan ayrılmış hemen başka bir değirmen bulmak için. Birçok değirmene gitmiş ama hiç köse olmayan bir degirmenciye rast gelmemiş. en son değirmende artık pes etmiş ve ne olursa olsun artık buğdaylarını öğütmeye karar vermiş. Köse hemen buğdayları öğütmüş. Çiftçinin oğlu ücretim nedir diye sormus: kösede demiş ki ben ücretle çalışmam şimdi ikimizde bir masal anlatacağız hangimizin masalı güzel olursa unlarda onun olur demiş. Oğlan tabiki anlamış hemen babasının neden köselere buğdaylarını öğütmemesi gerektiğini. Köse kendine göre anlatmış bir masal. Sonra oğlana sıra gelmiş ve başlamış anlatmaya; benim bir arım vardır. Öküzlerimin yanına koşa koşa boynunda bir yara çıktı. Sordum soruşturdum ne iyi gelir nasıl geçiririm yarasını diye. Ceviz yaprağını sür dediler. Dedikleri gibi yaptım arımın boynunda bir ceviz ağacı çıktı. Bu ceviz ağacını çocuklar taşlaya taşlaya, ceviz ağacının altı tarla oldu. Bende buraya buğday ektim. Buğdaylar büyüyüp, olgunlaştı. Hasada sıra geldi. Tam aldım elime bir orak, başladım hasada. Birde ne göreyim karşımda bir tilki. Orak tilkinin kuyruğuna takıldı. Tilki kaçtı, orak biçti tüm tarlayı. Sonra tilkiden bir mektup düştü. Mektupta diyor ki köse çok bilmesin buğdaylar benimdir.
2
nurse nurse
Varsa başka masal okumak isterim, paylaşın bizimle bol bol sevgiler
mahur mahur
Keşke olsada yazsam :)

danone

mahur
Kendisinin Sahip olmadığı "doğallık ve saflık" kavramları üzerinden reklam yapmaya çalışan markadır. Mesela benim hatırladığım bir reklamı var çocuklar anne yoğurdu der danoneye. benim kendimin yaptığı yoğurdun üç gün sonra tadı değişmeye başlar ve bir hafta sonra baya ekşimsi bir tat alır ama ya danonenin maşallahı vardır öyle doğaldır ki haftalarca mis gibi durur. Hele birde çocuklar için meyveli yoğurtlarını hiç anlatmaya bile değmez. Evde hazırlanan meyveli yoğurdun ömrü yarim saati bulmazken danone oyle bir dogaldir ki seneyle durabilir

4 şubat dünya kanser günü

mahur
Kanser önlenebilir bir hastalık olduğu kadar tedavisi oldukça zor bir hastalıktır. Cevremde, en yakınlarımda süreçlerine şahit olduğum zorlu hastalıklardan biridir. Kayinvalidem kanseri atlatırken dedem ve anneannemi bu hastalıktan kaybettik. Alllah tum kanser hastalarinin yardimcisi olsun, herkese sifalar versin.

efendimiz

mahur
reşit haylamaz'in kitabıdır. gönül tahtimizin eşsiz sultanı efendimiz kitabın tam adıdır. kitabı aynı zamanda radyo tiyatrosu biçiminde de yapmışlar. Youtubeda denk geldim ve çok beğendim. Oyuncu mazlum kiper seslendirmiştir.
175 video şeklindeki seriyi takip etmeniz yeterli. Bir bölüm 15- 20 dakika boyunca sürüyor.

sözlük yazarlarının aramıza katılma hikâyeleri

mahur
Benim sözlük denen olgudan hiç haberim yoktu. Bilirsiniz 1000kitap diye kitap uygulaması vardır. Onu bir süredir kullanıyordum ama çok fazla değildi. Kullananlar bilir orada akis cok hizlidir. Dakikada binlerce ileti akar. iste o yogunlukta bende sözlük ile ilgili bir bildiri belkide paylastiklari ilk bildiri olabilir, Ona denk geldim. Neymis diye bir girdim. Hala burdayim. Yavas yavas da ogrendik. Burdaki sahsina munhasir herkesi beğenerek takip ediyorum. Inşallah da boyle ozel bir yerde devam etmek nasib olur. Olsa olsa buna tevafuk denir.

(bkz:tevafuk)

fotoğraf çekmek

mahur
Bir zamanlar anı ölümsüzleştirmek olduğunu zannettigimden devamlı yaptığım eylemdi. Fotoğraf çekerken anı kaçırdığımı farkettim ve bıraktım. Ama bu seferde hiç çekmediğim içinde iyi olmuyor herşeyi tadında yapmak lazım sanırım.

ölümsüz aile

mahur
Ölümsüz aile, bir cocuk kitabıdır. Başlığında ölümsüzlük kavramı yer alsada aslında içeriğinde ölümü anlatan bir eser. Yazar, biz fanilere yaşam kadar ölümünde değerli bir nimet olduğunu macera dolu bir hikayeyle anlatmayi başarmıştır. Ölümün yasamin bir parcasi oldugu cocuklarin anlayacagi bir üslûpla kısaca anlatılmıştır. Hemen herşeyden çabucak sıkılan yeni nesil çocuklar için son derece uygun bir kitap.

sessiz bir yer

mahur
2018 yılı yapımı bir amerikan filmi. Adından da anlaşılacağı gibi oldukça sessiz bir film. Kör ve seslere göre hareket eden canavarlar ve bir ailenin başına gelenler filmin konusu. Orta şekerli bir film olmakla birlikte bu tarz filmler sanırım ilgi çektiği icin ısıtıp ısıtıp önümüze sunmaya bıkmıyor amerikan sinemasi. Ama yinede insan ne olacagini az buçuk tahmin etmesine rağmen germeyi başarıyor.

öyle bir sahnesi var ki; kadın doğum sancısı çektiği bir sırada merdivenlerden aşağı inerken çiviye "cırt" diye ayağı giriyor. Bu çok acımasızca seyirciyi gerecegim diye bir insana bu kadarda yapılmaz yahu. içim kalktı.

koronavirüs

mahur
çin' in wuhan kentinde ortaya çıkan ve birçok kişinin ölümüne sebebiyet veren bir virüstür. Asıl kaynağı hayvanlar olduğu söylenmiş. Ateş, öksürük,solunum sorunları, halsizlik,iştahsızlık gibi belirtilerle ortaya çıkmaktadır.

uçurtma uçurmak

mahur
Uçurtma denen oyuncak yada alet denen nesneyi havaya çıkartmak ve onu orada tutmayı başarabilmektir. En incesinden iki tane, En az iki tane çıtanız olmalı. Ben bir kere beş çıtadan yıldız şeklinde bir uçurtma yapmıştım. Ne güzel olmuştu. çıtayı bağlarsın sonra bolca ipte lazım. Birde biz poşetlerden oturur kuyruk yapardik. Baya bir emektir uçurtma. denge önemlidir o olmazsa yerden bile kaldıramazsın. Sonra en son olarakda rüzgar lazımdır. Ama bizim memlekette dört mevsim rüzgar olduğu için bu konuda hiç zorlanmazdik. Aksine bizim uçurtmalar aşırı rüzgardan ya kaçıp giderler yada denize çakılırdı. Geçen bahar çocuklara hazır uçurtma aldık, uçurduk. Beş dakika sonra canları sıkıldı. Biz niye hiç bıkmazdık, hayran hayran bakardık, suratımızda gülen bir ifade ile. uçurtmayı uçurmayı başarmak bizi mutlu ederdi, yeterdi bize. Belkide şimdilerde herşey hazır olduğu içindir. Emek yok.

allahaısmarladık

mahur
faruk nafiz çamlıbel'in bir şiiridir.

Allahaısmarladık

Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git...
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!

Yavrusunun yoluna dalan bir dul bakışı
Andırıyor ışıksız evinde pencereler.
Biraz yeşermek için beklesin artık kışı
Çağlayansız yamaçlar,suyu dinmiş dereler.

Bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
Buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz:
Benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna,
Hiç bir ana kızına bu kadar düşkün olmaz.

Bin fersahtan duyarım kimle gülüştüğünü,
Alnından öz kardeşim öpse ben irkilirim.
Değil yalnız ardına kimlerin düştüğünü,
Kimlerin rüyasına girdiğini bilirim.

Gözlerimi gün gibi kamaştıran yüzünü
Daha candan görürüm senden uzaklaşınca.
Sararırsın dönüşte görünce öksüzünü:
Bir gelinlik kız olur aşkım senin yaşınca.

Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git.
Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!

sözlük yazarlarının anıları

mahur
Bundan yıllar önce, sanırım daha 17 yaşındayım. Ben lise son sınıfta, kardeşimde lise bire gidiyordu. Ramazan ayıydı. Kardeşimin sınıf arkadaşlarını iftara almıştık. iftara çok az bir vakit kalmıştı. Televizyonda açıktı ve haberleri izliyorduk. Haberde ramazan dolayısıyla yardım paketleri dagitiliyormus, ve izdiham çıkmış, bir sürü kavga falan. Bize de bunu haber niyetine sunan bir basın: tam türk medyası basın örneği. Bende tam bir boşboğaz olarak düşünmeden, yorumumu yapıştırdım; " kesin bunlar çingenedir, Bunlar hep böyle zaten" minvalinden sözler sıraladım. Ama o anda yer yarılsaydı da içine girseydim (cidden) daha iyiydi diye düşünmeden edemiyorum. Başımdan kaynar sular döküldü. Gelen misafirlerin içinde o cemiyete mensup bir kızda vardı. Ağızdan laf bir kere çıktı mi donduremiyorsun. Öylece kala kaldım. Dedim bir kere. O gece o kadar üzüldüm ki o kızın yüzüne bir daha bakamadım. Keşke özür dileseydim ama daha mi kötü olurdu, bilemiyorum. Şimdilerde ne zaman karşılaşsak halini hatrini sormadan geçmem. Belki gönlünü böyle alabilirim diye. Insan konuşurken bir defa değil birkaç defa düşünmeli. Ama insaniz işte.
35 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol