confessions

christian rosenkreuz

1. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 405
  2. takipçi 5
  3. puan 0

elvis presley

christian rosenkreuz
johnny cash ile bir dönem sağlam rekabete girmiş olan şarkıcı.

esasında bu adam zenci blues müzisyenlerinden çok fazla şarkı çalmıştır ama kimse de ses çıkartamamıştır. mesela jailhouse rock da çalıntıdır esasında. ama o dönemler zencilere ayrım uygulandığı için sesini çıkartan olmamıştır.

acid black cherry

christian rosenkreuz
janne da arc vokalisti yasu'nun solo projesi. janne da arc'ın aksine tür yelpazesi aşırı geniş bir projedir ki sanırım yasu da kafasına göre takılmak için başlattı bu projeyi.



her ne kadar solo proje olsa da yasu'nun arkasında bir grup çalar ve bu grup sürekli bir rotasyon halindedir. lakin benim en sevdiğim grup ilk dönemki grup.

projede yasu kendi şarkılarını söylese de "recration" adı altında albümler de yayınlamakta ki bu sayede çoğu japon rock klasiğini çok daha güzel hallerde dinleyebiliyoruz.

courtly love

christian rosenkreuz
11. yüzyılda güney fransa ve kuzey italya'da, trobadour ismi verilen gezgin şairler tarafından ortaya çıkartılmış olan bir aşk türü. türkçe'ye nasıl çevriliyor bilmiyorum. ben ingilizce kaynaktan okuduğum için böyle bir başlık açtım.

bu aşk türünde bir erkek bir kadına platonik olarak aşık olur. cinsellik tamamen yasaktır. önemli olan sevgililerin kavuşmasından ziyade birbirlerine olan aşktır. haliyle bu aşkın sonu evlilikle de sonuçlanmaz.

esasında bazı şairlerin aşk acısı çektiğinde daha yaratıcı olduklarını söylemesiyle başlamıştır bu moda. haliyle şiir yazmak isteyen herkes bu tür bir aşka başvurmuştur.

bu moda öyle bir hal almıştır ki 1122 yılında tahta geçen fransa kraliçesi eleanor, tractatus de amore et de amoris remedio isimli bir kitap yazmış ve bu kitapta courtly love'ın kurallarını yazmıştır. ayrıca bir de aşk mahkemesi kurmuş ve birbirlerine karşı courtly love ile bağlı olan çiftlerin birlikteliğini hukuki zemine oturtmuştur.

tabii kral ii. henry "lan uğraştığınız işlere bak amk" deyip bu mahkemeyi kapattırmıştır. böylece courtly love modası da 1200'lerde yavaş yavaş sona ermeye başlamıştır.

bendeniz de böyle bir aşkın pençesinde miyim acaba? kimbilir?

sanatçı

christian rosenkreuz
türkiye'de olunmayacak mesleklerden birisi.

lakin gönül ferman dinlemiyor işte lanet olsun ki... nereden kalbime girdiyse bir sanat aşkı girdi... oysa ki ben nerd'ün önde gideni bir insan idim.

türkiye'de ne yazık ki şarkıcılıkla özdeşleştirilmiş bir meslektir. elbette düzgün yapıldığında chant (şarkı söyleme) da bir sanattır. mesela şu:



ilahi falan değil bu arada yukarıdaki. halk şarkısı.

çevirmen

christian rosenkreuz
bazıları tam dayaklık adamlardır.

die welt als wille und vorstellung'u türkçe'ye çeviren adam "ya çok uzundu ve bazı yerlerde filozoflara saldırıyordu" diye makaslamış güzelim kitabı.

şu ülkede işini doğru düzgün yapan kimse yok... arkadaşım senin görevin kitabı çevirmek, bırak schopenhauer kime saldırırsa saldırsın, sana ne?

sanırım almanca öğrenmem şart...

birden fazla enstrüman çalmak

christian rosenkreuz
insanın ufkunu müzik konusunda ikiye, üçe, dörde, beşe,...,n'e çıkartacak olan bir olaydır.

şu ara klasik gitar ve blokflütü bir arada götürmeye çalışıyorum.

kısa bir süredir blok flüt çalmamın bile arızalı sesleri duymamda notaların doğru frekanslarını duymamda çok etkisi oldu. mesela benim klasik gitarımın entonasyonu çok iyi durumda değilmiş onu fark ettim.

blokflütün diğer bir artısı da sadece melodi çalmanın kaba tabirle ne kadar kafa s**** olduğunu fark etmem oldu. rousseau'ya sorsak gerçek müzik melodidir de, müziğin altı boş olunca çok sıkıcı oluyor. sanırım türk müziğini bu sebeple çok sevmiyorum. batı müziği gibi polifonik yapısı yok. her şey makamsal zira.

kısacası rameau haklı. ezgiyi armoni oluşturur.

umarım kendi müzik stüdyomu yapmaya yetecek kadar para biriktirebilirim bu sene. zira anladım ki müzik işi stüdyosuz zor. komşu dırdırı çekilecek dert değil.

klasik müzik

christian rosenkreuz
her iyi müzisyenin er ya da geç içine gireceği müzik türü.

jimi hendrix bile ölmeden önce klasik müzik dünyasına girmek istiyormuş. adamın ömrü yetmedi tabii o ayrı. ama yetseydi bence klasik müziği de ayrı bir noktaya taşırdı.



bestseller

christian rosenkreuz
en çok satılan kitaplar anlamına gelen bir kelime.

ne zaman bir kitabın kapağında bunu görsem, o kitabın uyduruk olduğuna emin oluyorum.

zira bir kitap çok satıyorsa, geniş halk yığınlarının beğenisine göre yazılmıştır.

nasıl ki caz albümleri 15-20 (bin değil evet, 15-20) satıyorsa, gerçekten bir insanın işine yarayacak ve onun ufkunu açacak kitaplar da o kadar nadir satılır.

bill gates

christian rosenkreuz
microsoft'un kurucusu.

nerd'lerin de ticaretten anlayabileceğinin yegane kanıtıdır bu herif.

çok iyi programcı olsa da esasında sağdan soldan aşırdığı bazı programlarla ve ticari zekasıyla bugünlere gelmiştir.

yaptığı en başarılı hamle elinde işletim sistemi yokken ibm'e işletim sistemi satması ve "benim işletim sistemimi kullanacaksan sattığın her bilgisayarla birlikte dos işletim sistemi de satmak zorundasın" şartı getirmesidir. esasında ms-dos da bu adama ait değildir ama bir yerlerden dos kodu bulup onu modifiye etmiş ve ortaya ms-dos çıkmıştır.

bir de steve jobs'ı çok fena tongaya getirmiştir.

steve jobs, bill gates'in yükselişiyle beraber "kanka benim de apple diye bilgisayarım var. işletim sistemi var ama içinde hiç yazılım yok. bana ofis yazılımı falan yap." der.

steve jobs da "hallederiz kank. ama senin işletim sisteminin kaynak kodlarını görmem lazım. yoksa nasıl program yazacacağım?" der.

bizim saf steve de apple işletim sisteminin kaynak kodlarını bill'e verir.

bill söz verdiği gibi apple'a yazılım üretir. ama bunu yaparken de apple'ın kaynak kodlarını kendi dos işletim sistemine port etmeye başlar. böylece windows ortaya çıkar.

sonuç olarak hin oğlu hin adamdır bu bill gates.

steve jobs

christian rosenkreuz
tekelleşen bir şirketin kaybetmeye mahkum olduğunu yıllar önce anlatmıştır.



sen "tim cook, şirket içinde en güvendiğim kişi" deyip şirketi tim cook'a bırak, sonra adam güzelim şirketin içine etsin...

bence apple ruhu, steve jobs ile birlikte öldü.

bu adam apple'dan ne zaman ayrılsa apple'ın burnu boktan çıkmıyor. john sculley zamanında da epey sükse yapıyordu, ama adamlar sonra bill gates'ten kredi çektiler.
2 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol