confessions

alperen toshaksiz

1. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 0
  2. takipçi 4
  3. puan 0

selam kardeşim

serendipity
Hayatım boyunca en sevdiğim hitabetlerin başında gelen “kardeşim” en güzel adap olarak ta Allah'ın selamını, esenliğini herkese diliyor olmak en büyük tevazularımdan biri olmuştur.
Twitter'da gezinirken (bkz:trend topic) olan (bkz:hello brother) etiketini görünce biraz yoğunlaşarak haberin aslını öğrenip sizlere sunmak istedim;
Tüm dünyayı yaralayan yeni Zelanda saldırısında Christchurch kentindeki Nur Camii'nin kapısında gördüğü silahlı kişiyi güler yüzüyle karşılayarak 'Hello Brother' (Selam kardeşim) demiş ancak selamına karşılık kurşunla yanıt alan 71 yaşındaki Davud Nabi için başlatılan #HelloBrother etiket kampanyası, dünyada milyonlarca kişiye ulaştı. Kampanyaya ülkemizden de yoğun destek ve katılım geldi.

dış görünüş mühim değil safsatası

siyahhanim
Ruhlar aleminde yaşamadığımızı kabul edersek,bu cümlenin laf kalabalığından ibaret olduğunu düşünüyorum. Kim görünüşünü beğenmediği biriyle ilk olarak iletişim kurar ki duygusal olarak ? Kendimde prenses olmayarak bunu söylüyorum

Ama ilişkinin ilerlemesi için tabi ki dürüstlük, saygı ve sevgi ile fikir uyuşumu çok önemlidir.

sözlüğe veda

nushirevan
artı veya eksi almanın neden önemli olduğunu anlayamadığım vedadır. şahsen buraya sadece paylaşım yapmak için geldim ve nacizane insanların faydasına sunuyorum. dileyen kabul eder, dileyen etmez. 13 değil 1300 eksi alsan da o giri, farklı fikirden birini orada bekliyor olacak.

her selam vereni asılıyor sanmak

lafee
Bundan birkaç sene önce çalışmaya başladığım kolejde, kimseyi tanımadığım halde kadın-erkek her hocaya selam verirdim. Bazılarını sabah sabah korkutmuşluğum bile vardır ☺️ Aradan birkaç hafta geçtikten sonra yine selam verdiğim bir erkek hoca tuttu beni: “Hocam hepimizi çok şaşırtıyorsunuz, normalde bize hiçbir bayan hoca selam vermez” dedi. Allah Allah dedim ne alaka acaba. Gülümsedim geçtim. Sonra arkadaşlarıma anlatınca onlar da: “ aman, ne yapıyorsun bak yanlış anlarlar” deyince hay dedim, hepimiz öğretmeniz bir de. Sizin yetiştireceğiniz nesil kim bilir nasıl olacak..

39 saniyede ekrem imamoğlu'nun iki yüzü

caksoy58
bir video.

az önce rastladım, youtube'da. imamoğlu'nun söyledikleri ile insanlara davranış şeklinin nasıl çelişkili olduğunu anlatıyor, solcuya anlatır gibi.

aslına bakarsanız eğer, durum tam tersi bence. zira, imamoğlu'nun burada söyledikleri ile yaptıkları çelişmiyor. bilakis olduğu gibi davranıyor. (öğüt verirken şirin görünmek amacı gütmüş olabilir)

özetle; bu zihniyetin kendi gibi düşünmeyen insanlara karşı ne denli kin ve nefret dolu olduğu gerçeği gün gibi önümüzde dururken, kendisine tepki gösteren vatandaşlara aksi yönde bir tutum sergileseydi çelişkili davranmış olurdu nazarımda.

o yüzden büyütmeye gerek yok bence. imamoğlu'nu kutluyorum, vatandaşa yapmacık, samimiyetsiz bir şekilde yaklaşmadığı için.

ekşi sözlük

kerim
Biraz önce güven sözlüğe karşı bazı yazarlarının haksız eleştirilerini görünce (neymiş, güven sözlük güvenli interneti hatırlatıyormuş, devlet kontrolünde imiş, oysa internet özgürlük demekmiş) bunların özgürlük anlayışının Recep İvedik gibi olmak olduğunu anladım, yani "biz istediğimiz yerde osuralım, istediğimiz yerde sıçalım" diyorlar bunu da özgürlük zannediyorlar gerçekten hayvani bir özgürlük gerçek özgürlük değildir, özlü sözleri ambalajlayıp paketleyip servis etmek istiyorum ama konunun anlaşıldığını düşünerek bu kadarı şimdilik yeterli diyeceğim artık

sözlük yazarlarının kaleminden şiirler

nushirevan
Suriyeli bir gençten dinlediğim şeylerden dilime dolananlar..

Süleyman'a...

Çorba pişiriyordu kısık ateş üstünde
Bombalar uçururken zalim kalleş üstünde
Harabe bir binanın eviydi sundurması
Bulguru ekmek idi, soğan cennet hurması
İki kızı bi oğlu dayamışlar sırtını
Bir taş duvar yastık, karton sarmış altını
Kızları sarılmışlar ısınmak için güya
Hava öyle soğuk ki sarılmak bile rüya
Oğlan en küçük ama eller cepte ve mağrur
Erzağı getirmiş ya, delikanlıda gurur
Yaşın dokuz Süleyman! savaş büyük yaşından
Eve sahip çıkmayı atsa küçük başından
Yardım kamyonlarını kovalamakta ömür
Süleymanın gözleri, elleri bile kömür
Bir keresinde asker doğrultmuş da silahı
Geri durmak bilmemiş, "durma" demiş Allah'ı
Şahadet getirip de yürümüş üzerine
Tehdidini duymamış, bakmamış mavzerine
Asker tedirgin olmuş, korkmuş bu Süleyman'dan
Süleyman anlatıyor, dinliyorlar yalandan
Bu çorba ısınmadan içleri ısınıyor
Biraz da Süleyman sabırları sınıyor
"Yapma be Süleymanım! Asker geri durur mu?
Kıyamamıştır sana, korkan asker olur mu?
Süleyman kızar ama ablalarına kıymaz
Zira onlar yerine kimsecikleri koymaz
Ablaları da bilir Süleyman yüreğini
O asker görse korkar yüreğin çeyreğini
İki kızcağız cılız kollarını sarmışlar
Un ufak umutları, kardeşliğe karmışlar
Gülsüm ile Alime henüz on beşindeler
Tavansız dört duvarı ev yapma peşindeler
Sabah Alime bulmuş iki örtü getirmiş
Veriyor Gülsüm'üne, neymiş? onlar gelinmiş
Gülsüm'e yeter zaten kırık ayna parçası
Örtünüp dönüyor şöyle, sanki bir ay parçası
Plastik kasalardan mutfak yapmışlar bi de
Vidaları kuşbaşı, levha oluyor pide
Hayal dünyalarında kimseden etmez talep
Zira hayallerine dünyada yetmez Halep
Kızlar büyümüş ama ne de olsa çocuklar
İmanları tamsa da yetkinlikte buçuklar
Anaları olmasa kim pişirir çorbayı?
Laf dinler mi Süleyman? kim giydirir urbayı?
Bir şehir yıkılır da kalır ya hep camisi?
Öyle bir ana Minel, çocukların hamisi
Yetmiş iki milletin askerleri içinde
Amerikalısı gelmiş, Fransızı da Çin de
Musallat olmadan bir günleri geçmezdi
Her gün bomba yağdırır; kadın, çocuk seçmezdi
Kızları büyüyünce hepten bozuldu niyet
Yoksa yılar mı Minel, caydırmazdı eziyet
Köpekler gibi yer onların enikleri
Çoğu geceler aç yatarken minikleri
Göçülür müydü yurttan; naçar, ata, babasız
Kalınır mıydı burda, aç açıkta sobasız?
İki taşın üstünde kaynayan çorba bile
Eski bir tenekeden, geliyor hurda dile
"Ey kadın ne işin var, burda safi sübyanla
Evine dönsen ya sen, kaldın börtü çıyanla?
Yaptığın çorba yavan bi soğanı olsa ya?
Dört duvarlı yerdesin, bi tavanı olsa ya?
Ateş beni yakıyor, üşüyorum yine de
Sen ateşten bu yükü taşıyorsun sinede"
Minel ne desin ona, hikayesinde hüzün
Baharın son demleri, on yedisinde güzün
Şehadet şerbetini içmemişti kocası
"Gülüm" diyordu ona, o da gülün goncası
Sabah çıktıktan beri gelmemişti haberi
Yatsı ezanı gelir, bozmamıştı ezberi
Sabaha kapısında toplanınca komşular
Kadınlar ağlamaklı, simsiyahtı poşular
Çocuklar görmesin diye Minel çıktı dışarı
Kötü haberdi gelen, gerekmedi işarı
Ak çarşafa sarılı, kan kırmızı bir beden
Evin direği idi, kalkmalıydı yeniden
Yere konuldu şehit, kan boyandı eşiği
Göğsündeki mermiler, sırtı bıçak deşiği
Düşmüş de bıçaklanmış yetmemiş ki mesule
Sakalının üstünde gülümsüyor Resul'e
Hayale dalıp giden Minel'i uyandıran
Duruşuyla atayı, babasını andıran
Süleyman diyor "Ana! Bu çorba bitmedi mi?
Sabahtan beri açız, bu zillet yetmedi mi?"
"Gelin çocuklar gelin, afiyet olsun size
Bu soğukta bi çorba, kebap olur evsize"
Çocuklar kor ateşin etrafına toplandı
Minel'in göğüsüne tuhaf bir ok saplandı
"Hayırdır inşallah" dedi çorbayı kaşıkladı
Işık patlamaları, kulakları çınladı
Döküldü sıcak çorba paylaşılan kepçede
Dağıttılar hayali Halep'te bir bahçede
Gözlerini kapayan iki gelinlik kızın
Hayalleriyle canı, ölüm aldı ansızın
Süleyman da susardı dağlar düşse üstüne
Ama ana kokusu, olmaz çorba üstüne
Asla çıkarmadığı ak türbanı açılmış
Parçalanmış merhamet sağa sola saçılmış
İkiye katlanmış acı, ayrı düşmüş belleri
Gülsüm'ün ellerinde Alime'nin elleri
Süleyman'a dağ yıkın, yıkın yükü sırtına
Devirebildi ancak ki bugünkü fırtına
Çıkardılar oğlanı taşların arasından
İntikam hırsı çıktı, ağırdı yarasından
"Allahu ekber!" diyor bütün ehl-i imanı
Türk yurduna verdiler, yaralı Süleyman'ı
Kardeşlerin üstünde yine eski örtü var
Gözlerinden gitmeyen tavansız bir dört duvar
Yılları geçse dahi değişmedi bi günde
Ellerini cebinden çıkarmıyor bugün de
Ama hep kafasında o soruyla sarsıldı
"İçebilseydim tadı, o çorbanın nasıldı?"

Süleyman'ı dinledim, soğuk bir kış vaktinde:
"Vaadi var Allah'ın, duracaktır akdinde
Elbet bir gün şehitlik bize de nasip olur
Ata yurdumdur Halep, böyle münasip olur
Ama yaşım tutmuyor, bir asker ocağına
Yoksa gitmek isterim, anamın kucağına
Yaralıları sarar, sarmalar iyi niyet
Evsize kucak açmak, ödenmesi zor diyet
Lisanı bilinmeyen topraklar yabancıdır
Ne de olsa biz yolcu, sizler daim hancıdır"

Ağladı da Süleyman, gözyaşı düşmez kara
Acısı dinse dahi, şuncadır pişmez yara
Yabancıdır Süleyman "kim kime kardeş ola?"
Ne hakkı var ki onun, kardeşe tebelleş ola?
Deftere yazsa bir gün yaprak koparmasın mı?
Gönül borcu artar da, defter kabarmasın mı?
Sıcak yemeği, aşı, pişiyor yamacında
"Ensar" olmuş rızayı kazanmak amacında
Çıplak ayaklara bot, eldiven parmaklara
Zira şimdiden talip, cennette ırmaklara
Kırmızı bir hilalin himayesinde çadır
Kucak açmış mazluma, uzun boylu bahadır

On iki olmuş yaşı o yetim Süleyman'ın
Türkün kardeşi olmuş; arabın, müslümanın
Kardeş biliyor çocuk, kaybettiği yerine
Top oynuyor sokakta, bakmadan hem terine
Sokaklarda işitmiş: "hemen defolsun gitsin!"
"Suriyeliler doldu, gönderin olsun bitsin!"
Kaçarken uğursuzdan, çakalından kurdundan
Nizip'te batan güneş, farklı değil yurdundan
İşgalden kaçan çocuk, kadınlar ve yaşlılar
Gözlerine baksana, mahçup, eğik başlılar
Karanlık bir bez çadır, iki yatak döşeli
Kapısının önünde çamur, batak, eşeli
Bize kadim hainlik edenlerin tesiri
Bizi bizden ayıran nedenlerin esiri
Komşun açlık çekerken, tokluğa razı mıyız?
Kessinler bizi hadi, biz de kırmızı mıyız?
Yokluğu görmeyenler, varlıkta tatmin olmaz
Yoklukta var bulmayan, kalbi mutmain olmaz
Hani onlar bir zaman vilayetindi senin?
Hani Resul'u kabul, riayetindi senin?
Kabir ziyaretini sanırsın mücahitlik
Bak onların yurduna: topyekün bir şehitlik!
"Hemen yerleşmesinler, bilebilmeli yâdı"
Ülkemde istenmiyor, Suriyeli'ymiş adı
Bak yurdumun gavurla vicdan türdeşliğine!
Ne zaman halel geldi iman kardeşliğine?

nushirevan

iq seviyesi testi

shawn
insanları kazıklayan bir sistem. onun yerine size hemen iq seviyenizin ortalamadan aşağı veya yukarı olduğunu söylebilirim. (ortalama 85 alıyoruz)
soru 1- hiç tik tok videosu çektiniz mi?
soru 2- hiç kızların gülmesi için arkadaşınızı sattınız mı?
soru 3- ırkçı mısınız?(aşırı milliyetçilik de sayılıyor.)
3 evet cevap: 60 iq
2 evet 1 hayır: 80 iq
1 evet 2 hayır: 90 iq
3 hayır: 100+ iq

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol