Bir zamanlar beyazıt öztürk ile atışmaları çok hoş olan sanatçı.
(bkz:After life )
ingiliz yapımı karamizah türünde bir dizidir. Az kadro, çok iş. Konusu ise başımıza gelmiş de olabilir veya gelmesi ihtimaldir. Eşini kanserden kaybeden adamın hikâyesi. Bakış acınızı değiştirecek, farkındalık yaratacağına garanti verebileceğim bir dizidir.
''Günün birinde son yemeğini yiyip, son çiçeğini koklayıp, bir arkadaşına son kez sarılacaksın. Son kez olduğundan haberin olmayacak. O yüzden, sevdiğin her şeyi tutkuyla yapmalısın. Kalan yıllarının kıymetini bilmelisin. Çünkü devamı yok...”
''Günün birinde son yemeğini yiyip, son çiçeğini koklayıp, bir arkadaşına son kez sarılacaksın. Son kez olduğundan haberin olmayacak. O yüzden, sevdiğin her şeyi tutkuyla yapmalısın. Kalan yıllarının kıymetini bilmelisin. Çünkü devamı yok...”
Politik veya apolitik olmak tercih meselesidir. Bazen yazayım diyorum, (bkz:düşünmeden yazmayanlar)danim, tavsiyede ederim. Ne söylersem ikna edemem, diyorum. Yada tam tersi oda beni ikna etmeye çalışacak, çözümsüz tartışmalar doğuracağı kesin. Hem hadi diyelim ikna ettim kendi düşüncemi doğru olduğunu kabul ettirdim, bu bana ne, o ne kazandıracak. Bir faydası olacağını düşünmediğim için bu konulardan elimden geldiğince uzak duruyorum. Belki karşı taraf haklidir diye de aklimdan gecirmegimi soyleyemem. Birşeyleri anlayım derken kalp kırmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Her insanın sadece insan olduğu için değerli ve düşüncelerinin de değerli olduğunu düşünüyorum.
(bkz: güven sözlük dilek ve şikâyet kutusu ) diye bir başlıga sahip bir sözlükte bu başlığı açmak kendi içinde tam bir paradokstur. (bkz:kurallarımız) kısmına takıldıysanız; hukuk devletinde yaşayan bireylerin bu durumdan şikayet etmesi yine ayrı bir paradoks durumudur.
Aslında çok komik olup, karşındakinin mahcup olmasından dolayı komik olmadığını iddia etmesidir.
Gülmeyi abartmamak lazım, komik değil diyorsa komik değildir. Mizah görecelidir.
Gülmeyi abartmamak lazım, komik değil diyorsa komik değildir. Mizah görecelidir.
Samimiyete inanmayan, bu dünyada kimseye güveni kalmamış, herseyi çıkara baglayan, yazmak icin yazan, konusmak icin konusan, her konuda illaki bir fikir beyan etmek gibi bir derdi olan, dusunmeden konusan yada yazan bireylerin çok sık kullandığı yeni nesil tabir. Sanırım anlamida insanların duygularıyla oynayıp popüler olmak, çıkar sağlamak olmalı. Yanlış kullanılma durumu oldukça yaygın, ama bazen de tam da taşı gediğine koyar gibi yerlesiveriyor.
Neredeyse ondört yil olacak.
Günler ne çabuk geçiyor.
Yolda bazen yaşıtlarına denk geliyorum.
Hayatları heva hevesle tükenip gidiyor.
Yaşasaydı sanki ne olacaktı, diyorum.
Sonra bakıyorum boyunca çocukları olmuş.
şoföründe çocukları varmış.
Olsun onuda affediyorum,
korkuyla koymuştur cebine uyuşturucuyu
artık benimde çocuklarım var ağabey.
Neyse ki ölüm var, elbet birgün kavuşacağız, inanıyorum.
Günler ne çabuk geçiyor.
Yolda bazen yaşıtlarına denk geliyorum.
Hayatları heva hevesle tükenip gidiyor.
Yaşasaydı sanki ne olacaktı, diyorum.
Sonra bakıyorum boyunca çocukları olmuş.
şoföründe çocukları varmış.
Olsun onuda affediyorum,
korkuyla koymuştur cebine uyuşturucuyu
artık benimde çocuklarım var ağabey.
Neyse ki ölüm var, elbet birgün kavuşacağız, inanıyorum.
(bkz:Spor yapmak ) isteyen ama bir türlü başaramayan veya başlayıp devam ettiremeyen insanların sorduğu sorudur. Aslında bir tek spor konusunda bu soruyu sormak yetersiz kalır. Beynimize yeni bir şeyler yapmak zor gelir. Bu hepimizin bildiği ve hergun yaşadığı bir gerçektir. Beyin yapısından dolayı hep az enerji harcamak ister. Bunuda aynı şeyleri yaparak, Her şeyi alışkanlık haline getirip, tek düzeye indirgeyerek devam ettirmeye çalışır. Yeni bir şeyler öğrenirken özellikle ilk kırk gün çok önemlidir. Bu kırk günü aşarsak işimiz oldukça kolaylaşacaktır. Kırk gün altı haftaya denk gelir. özellikle üçüncü hafta en zor olduğu dönemdir. Bu zorluğu gözümüzde canlandırabilmek için piramide benzetebiliriz. İlk hafta oldukça kolay geçer istek ve şevkle başlandığı için. ikinci hafta beynimiz bizi durdurmaya çalışır isteksizlik sarar her yanımızı. Bunun en yoğun hissedildiği hafta tam üçüncü haftadır. Üçüncü hafta aşıldı mı isteksizligimiz altıncı haftaya kadar piramitin tepesinden aşağıya inmek gibi azalacaktır. Daha da kolaylasip yoluna girer.
kendiminde uyguladığım alışkanlıkları gözle görünür bir şekilde takip etmek için kırk tane kutucuk yapıp hergun bir kutucuğu karalamak oldukça katkı sağlıyor. hatta telefonunuzdan alışkanlıklarınızı takip edebilmek için çok güzel uygulamalarda mevcut. Onlardan da indirebilirsiniz. Ama benim tavsiyem bir not kağıdıyla ve kalemle bu işi yaparsanız daha teşvik verici olur. Bu yazdıkların hepsi tavsiye niteliğindedir, heralanda uygulanabilir. Kolay gelsin.
kendiminde uyguladığım alışkanlıkları gözle görünür bir şekilde takip etmek için kırk tane kutucuk yapıp hergun bir kutucuğu karalamak oldukça katkı sağlıyor. hatta telefonunuzdan alışkanlıklarınızı takip edebilmek için çok güzel uygulamalarda mevcut. Onlardan da indirebilirsiniz. Ama benim tavsiyem bir not kağıdıyla ve kalemle bu işi yaparsanız daha teşvik verici olur. Bu yazdıkların hepsi tavsiye niteliğindedir, heralanda uygulanabilir. Kolay gelsin.
Aslında hiçbirşey bilmediğinin farkında olmayıp Her şeyi bildiğini zanneden insanlara denir.
Uğur arslan diye birisi vardı. Şiir okurdu. Teyzem götürmüştü. Şimdi para verseler gitmem galiba. O zamanlar güzel gelmişti.
içinde çay demlemekten bir süre sonra hali duruma gelmiş olan çaydanlıktır Kararmış çaydanlığın çaresi çok kolaydır. Piyasa da binbir çeşit deterjan mevcuttur. Peki (bkz:kararmış kalpler)in çaresi nedir? Çaydanlığı boşverin, kalpler kararmasın.
Her sözlükte mutlaka bulunması gereken tiptir. Joker olmadan batman olmaz
Devamlı ilaç kullanmaya mecbur olmak. Bir taraftan iyileştiren bir taraftan yıkan ilaçlara mecbur kalmak. Çocuklarda daha sık görülür. Ergenliğe gelince birdenbire sona da erebilir yada daha çok azabilir.
güvenliğin yerinde olduğunu anlatan söz öbeği
(bkz:mozart)'ın bir operasıdır. 2018 yılında çocuklara uyarlanarak türkiye'nin ilk çocuk operası olarak sahne almaya başlamıştır.
ELEĞİM SAĞMA - ÖMER SEYFETTİN
hikayede bir kız vardı eleğim sağma (gökkuşağı) görüyordu. Onun altından geçince dileklerinin kabul olacağına inanıyordu. Galiba erkek olmak istiyordu. Sonunu hatırlamıyorum.
hikayede bir kız vardı eleğim sağma (gökkuşağı) görüyordu. Onun altından geçince dileklerinin kabul olacağına inanıyordu. Galiba erkek olmak istiyordu. Sonunu hatırlamıyorum.
Tombul+yuvarlak=tombalak
Biryerde okumuştum (nerde oldugunu tam hatirlamiyorum ama:) yunan felsefesi ve tanrılara ait dünyada kadın ve erkek aslında birmiş bir tanrı bilmem neden hatırlamıyorum kızmış ve insanı kadın ve erkek diye ikiye ayırmış ve insan hep bu diğer parçasını ararmış işte bu insan "doğru insan" dediğimiz kişiler oluyormuş. herkesin diğer yarısını bulması dileğiyle...
(bkz:sinir anında cep telefonunu yumuşak yere fırlatmak )başlığını görünce aklıma geldi. Palto mu makineye atmıştım, içinde telefonda varmış. Makineden gelen tangirti sesini unutamam. Bunu unutkanlık seviyemin bir göstergesi olarakda sunabilirim. Maalesef telefonum boğularak öldü. Pirinçte bir hafta falanda beklettim ama olmayacak duaya amin demekten başka birşey değildi.
(bkz:Unutmamayı unutanlar kulübü)
(bkz:Unutmamayı unutanlar kulübü)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?