Çok küçükken okuduğum güzel kitap.
şeker portakalı
orta okul ikinci sınıfta Türkçe öğretmenimin okuma listesinin en son sonundaki kitap. neden okumamızı istedi hiçbir fikrim yok. zaten okuyamadım. adını her duyduğumda içimden \"ulan bilal o kitabı sen yürüttün demi \" cümlesi geçer
Çok yanlış iki (teknik olarak) dönemde okuduğum kitap. İlkinde 'çok küfürlü' diye bırakmıştım. İkincide 'Bu muymuş herkesin tapınak bellediği kitap' dedim. Aynı şeyleri kürk mantolu madonna , küçük prens ve dönüşüm için de düşünüyorum.
Çok yanlış zamanlarda okudum.
Çok yanlış zamanlarda okudum.
ıslık çalmayı öğrenmekle ilgili kısmı özellikle akıllara kazınan kitaptır. genç yaşta okunması tavsiye edilir.
Bir ara hedef haline gelip yasaklanan bir kitaptır. Tıpkı küçük kara balık gibi ..
Kendi içerisinde acı'nın tanımını çok güzel yapan kitap.
"Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın birlikte ölmesi gereken şeydi. Kollarda, başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi."
"Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın birlikte ölmesi gereken şeydi. Kollarda, başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi."
Okumayan çok şey kaybeder.. benim gibi okuyanda çok gözyaşı...
çocukken herkesin mutlaka okuduğu güzel bir roman.
en sevdiğim kitaplarım arasında dır. Şeker tadında dır. Hayatın her kesimine hitap eden, bir anda kendinizi kitabın içerisinde ana karakter olarak görebileceğiniz sürünceme bir öyküdür.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?