klasik müzik

christian rosenkreuz
eğer dönem itibariyle ismini "klasik" olarak alan müzikten bahsedeceksek, tam bir maniyerizm örneğidir ki bence olması gereken de budur. modernizmin en sevmediğim yanı "eski çöp oldu artık, s***r et eskiyi" kafasıdır ki ilginç bir şekilde türk insanın da kafası bu yönde çalışır. bence modernizme yatkın bir kafamız var. yoksa "ufff artık kaset çıktı ya, at şu pikapı" demezdi atalarımız.

neyse konuya dönelim. ne dedik? maniyerizm. ne bu? geçmiş üslubu mümkün olduğunda korumaya çalışarak ucundan kıyısından yenilikler yapmak. mesela el greco amcamızın resimleri bu türün güzel örneklerinden birisidir. ne rönesans resmidir onunkiler ne de barok. böyle arada kalmış bir şeydir.

işte klasik müzik de benim gözümde böyledir. klasik müzik tam anlamıyla barok değildir. ama insanlar hala barok dönemden kopamamıştır ki barok dönemin esas bitişini çoğu kişi isveç kralı iii. gustav'ın operada uğradığı suikastle bitirirler. yani esasında barok dediğimiz olayan 19. yüzyıl başlarına kadar bir şekilde kendini yaşatmış bir akım.

barok dönemin 19. yüzyıl başlarında bitmesi ise artık monarşilerin yavaş yavaş güç kaybetmeye başlaması sebebiyledir. haliyle halk ve soylular arasındaki ayrım da azalmış ve artık avam tabaka da sanatla ilgilenmeye başlamıştır. haliyle artık sanat sanat için değil de daha çok duyguları yansıtmak için yapılan bir uğraş haline gelmiş.

işte klasik müzik de hem barok dönemin sanat yüce bir amaç içindir anlayışını hem de romantik dönemin öznelliğini içinde barındıran bir dönemdir bana göre. mozart ve salileri'nin müziklerine bakarsanız ikisinin de müziklerini bu zihniyette yaptıklarını görürsünüz.

bir de salieri ve mozart düşman değildirler bilinenin aksine. aynı şehirde yaşamalarına rağmen (viyana) birbirlerini çok az görmüşlerdir hatta.



bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol