- Şey.. ben başkanlık kontenjanı için gelmiştim..
+ Lütfen oturun soru cevap şeklinde gideceğiz
- Tamam..
+ Daha önce bir ilahiyat fakültesinde akademisyen olarak bulundunuz mu?
- Evet
+ Kendinizi dingin ruhlu mu yoksa heyecanlı biri olarak mı tanımlarsınız?
- Dinginim, böyle sakin filan.. mır mır konuşurum kimse anlamaz
+ Peki diyelim ki memlekette fıkhi bir mesele çıktı, toplum ayrışmada.. ne yaparsınız?
- Ortalığın durulmasını beklerim, bir kaç hafta sonra da fetvamı çoğunluğun hoşuna gidecek şekilde yayınlarım
+ Peki ya azınlığın hoşuna gitmezse?
- Problem değil, uzun cümlelerle işi oldu bittiye getiririm kimse okuduğunu anlamaz. Ne şiş yansın ne kebap düsturum olmuştur hep..
+ Bütçe tartışmalara neden olursa stratejiniz ne olur?
- Saçma sapan bir fetva yayınlarım, millet bununla meşgul olur, sosyal medyada birbirlerini gömerlerken unutulur gider..
+ Güzeel.. Fetö konusunda ne söyleyebilirsiniz?
- Şimdilik bu konuda açıklama yapmak istemiyorum, emekli olduktan sonra kitap çıkarır telifin dibine dibine vururum diye düşünüyorum..
+ Çok akıllıca.. Peki tartışmalı bir fetö geçmişiniz var mı?
- Tabi ki de..
+ 5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?
- Boyalı saçlarımla Halk Tv'de siyasi gündemi yorumlayabilirim.
+ Resmi davetlere cübbe ile katılmak sorun olur mu?
- Hayır, nasılsa bir iş yapacağım yok çuval bile giyerim dilerlerse..
+ Harika.. Gözlük kullanımı ve sakal bırakma konusunda bir takıntınız var mı?
- Gözlerim iyi ama bilge görünmek için söylüyorsunuz sanırım. Elbette bi numarasız gözlük takarım. Üç numara makine ile de yuvarlak hatlı bir sakal bırakabilirim.
+ İyi bir konuşmacı mısınız, iyi bir dinleyici mi?
- Ben dinlerim.. Sonra da siz dinlersiniz.. Aramızda bir diyalog gelişir.. Buna da ''dinler'' arası diyalog deriz.
+ Muhteşem! Yarın gelin Dİyanet İşleri Başkanı olarak işe başlayın!
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?