maddiyatın yalancı hürmeti

karambol
Her türlü hürmetin maddiyatla sınırlandırıldığı bu dünya hayatında, söyleyecek sözü olan onlarca ötelenmiş insan tanıyorum.
Konuşmalarındaki kıymete erişmek ne mümkün...

Öyle insanlar ki bunlar;
benim diyen edebiyatçı, onların kalplerinden süzülüp dudaklarından dökülecekler kadar etki yaratmaya cüret edemez.
Çünkü onlar, edebi metinlerde süslü püslü entel kaygılarla tasvir edilmeye çalışılan acının merkezi, anlatılmak istenen hikayenin kahramanıdır.
Edebiyat bir damlaysa eğer, o damlaların döküldüğü deryadır onlar.

Bazen bir bakışında görürüm isyanı,
bazen sessiz kalışlarında.
Hele o sessizlikleri yok mu?
Beni bitiren sessizlik...
O sessizliklerindeki çığlık;
elimi,
ayağımı,
kalbimi,
ruhumu,
varımı,
yoğumu tir tir titretiyor.

Bir de derin bakışları...
Her türlü aşağılanmayı,
alçaklığı,
zorluğu ve rezaleti gören gözlerinden fışkıran o bakışlar...
Derin,
anlamlı,
efkarlı,
dumanlı dumanlı.
Ama asla kindar değil.
Acısı etlerini parça pinçik etse de asla kindar değil.
Çünkü acıyla yoğrulmuş bir yürek taşıyan o insanlar, kinlerini de acılarıyla un ufak ederler.

Tırnağına servet değişilmeyecek o insanlar iyi ki varlar.
Maddiyatın yalancı hürmetine olan tiksintimi diri tutuyorlar.
Elden ele dolanan kirli zenginlik, isteyenlere mübarek olsun.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol