iki gün önce gördüğüm rüyadır. takım elbise giymiş insan boyutunda iki ayak üzerinde yürüyen kediden kafa yemem sorunsalı
saçma sapan rüyalar
Rüyaları hayra yormak lazım.
Öncelikle gördüğünüz tüm rüyalarınız hayr olsun, hayırlara vesile olsun.
Rüyalar bilinçaltı denilen ancak bilinç dahilinde olunan, gün boyu etkilenen belki de çevresel etmenlerden oluşup bazı zamanlar ruh yansıması gibi görülüyor malumunuz.
Rüya anlatmaktan hoşlanmıyorum.
Zaten rüya görebilecek kadar uyumuyorum.
Sene boyunca gördüğüm toplamdaki birkaç rüyanın da net bir mesaj verdiğini biliyorum. O yüzden rüyalarım önemli. Başlıkta saçma denilmiş ama rüyadaki karmaşa nedeniyle bir takım saçmalıklar mevcut olduğu için kendimi bu başlık altında buldum...
05.01.2017
Henüz sabah ezanına doğru uyumuştum, 1 saat sonrasında bir ürpertiyle uyandım..
Rüya içinde; Bulunduğum yerin meşhur caddesinde hatta sürekli geçtiğim güzergahta oldukça kalabalık insan yığını gördüm, Herkes kendi meşgalesinde olup bir yerlere yetişme peşinde idiler.
Ama Sırt çantalı ya da çantalı biri gözüme ilişti haliyle şüphelendim.
Sadece bir histi ama yakınlaştım kendisine..
Çantası dolgun değildi üstelik ama bir anda tüm kalabalıklığa nedendir bilinmez avazım çıktığı kadar bağırdım;
-Bombaaaaa var, kaçın canınızı kurtarın dedim.
Kıyamet alameti gibi herkes canının peşine düşmüşken ben bomba olduğunu düşündüğüm yere doğru ters istikamette koşuyordum. Arkadan iri yarı saçları dalgalı ve teni esmer adamın yanına yaklaştım.
O da benim gibi bomba istikametinde gidiyordu..
Hatta kendisini bombayı patlacak kişi olarak düşündüğüm için üstüne atladım arkadan, patlamasına engel olmak istedim.
Oldum da..
Ama yüzünü göremediğim için hazır yakalamışken yüzünü ensesinden kendime doğru çevirerek net bir şekilde gördüm.
Göz göze geldik!
herkes kurtulmuştu ama adamın yüzündeki ifadeden dolayı aklım tüm gün rüyamda takılı kaldı.
Hatta saat 15.30-16.30 sularında, rüyamı istemeye istemeye güvendiğim bir büyüğüme anlattım. Bomba olayını anlattığım sırada bulunduğum iş merkezinde patlama meydana geldi..
Rüyadaki mesaj bu değildi tabi!
Patlama nerden geldi diye bakarken, haberlere göz attık;
Meğer İzmir'de de o sırada patlama meydana gelmiş 1 Polisimiz şehit olmuştu.
Polisin fotoğrafını da beraberindeki haber başlıklarında gördüm.
Rüyamdaki sendin!
(bkz:Fethi Sekin)
Ruhun Şad olsun!
Öncelikle gördüğünüz tüm rüyalarınız hayr olsun, hayırlara vesile olsun.
Rüyalar bilinçaltı denilen ancak bilinç dahilinde olunan, gün boyu etkilenen belki de çevresel etmenlerden oluşup bazı zamanlar ruh yansıması gibi görülüyor malumunuz.
Rüya anlatmaktan hoşlanmıyorum.
Zaten rüya görebilecek kadar uyumuyorum.
Sene boyunca gördüğüm toplamdaki birkaç rüyanın da net bir mesaj verdiğini biliyorum. O yüzden rüyalarım önemli. Başlıkta saçma denilmiş ama rüyadaki karmaşa nedeniyle bir takım saçmalıklar mevcut olduğu için kendimi bu başlık altında buldum...
05.01.2017
Henüz sabah ezanına doğru uyumuştum, 1 saat sonrasında bir ürpertiyle uyandım..
Rüya içinde; Bulunduğum yerin meşhur caddesinde hatta sürekli geçtiğim güzergahta oldukça kalabalık insan yığını gördüm, Herkes kendi meşgalesinde olup bir yerlere yetişme peşinde idiler.
Ama Sırt çantalı ya da çantalı biri gözüme ilişti haliyle şüphelendim.
Sadece bir histi ama yakınlaştım kendisine..
Çantası dolgun değildi üstelik ama bir anda tüm kalabalıklığa nedendir bilinmez avazım çıktığı kadar bağırdım;
-Bombaaaaa var, kaçın canınızı kurtarın dedim.
Kıyamet alameti gibi herkes canının peşine düşmüşken ben bomba olduğunu düşündüğüm yere doğru ters istikamette koşuyordum. Arkadan iri yarı saçları dalgalı ve teni esmer adamın yanına yaklaştım.
O da benim gibi bomba istikametinde gidiyordu..
Hatta kendisini bombayı patlacak kişi olarak düşündüğüm için üstüne atladım arkadan, patlamasına engel olmak istedim.
Oldum da..
Ama yüzünü göremediğim için hazır yakalamışken yüzünü ensesinden kendime doğru çevirerek net bir şekilde gördüm.
Göz göze geldik!
herkes kurtulmuştu ama adamın yüzündeki ifadeden dolayı aklım tüm gün rüyamda takılı kaldı.
Hatta saat 15.30-16.30 sularında, rüyamı istemeye istemeye güvendiğim bir büyüğüme anlattım. Bomba olayını anlattığım sırada bulunduğum iş merkezinde patlama meydana geldi..
Rüyadaki mesaj bu değildi tabi!
Patlama nerden geldi diye bakarken, haberlere göz attık;
Meğer İzmir'de de o sırada patlama meydana gelmiş 1 Polisimiz şehit olmuştu.
Polisin fotoğrafını da beraberindeki haber başlıklarında gördüm.
Rüyamdaki sendin!
(bkz:Fethi Sekin)
Ruhun Şad olsun!
en son hatırladığım ali ağaoğlu'nun yolda beni görüp borç istemesiydi. 100 lira istedi hem de varoş.
bilinç altım değişik çalışıyor aynen.
bilinç altım değişik çalışıyor aynen.
bu konuda asla üstüme tanımam. buraya ilginç rüyalarımı yazsam kimse okumaz tabii ama en enteresanı science-fiction tarzı rüyam. buraya yazam da yarın bi gün filmi çıkarsa FSEKkapsamında dava açabilitem olsun bgv
efendim, şöyle ki dünyayı bir hastalık salmış ve bazı insanlar enfekte olmuş ve devleşmişler. boyları 5metre bebkleri bile, benim boyumda filan. bizler de bağışıklığı olan insanlarız. hastalığın kaynağı bilinmiyor. ve bu insanlara biz sterk diyoruz aramızda da düşmanlık var. ben de bizim klanın bilim bakanıyım. bizim bilimadamları bir aşı buluyor. aşı her hastalığı tedavi edebiliyor ama henüz insanlar üzerinde denenmemiş dolayısıyla piyasaya süremiyoruz. bu sterklerin başkanının bebeği de çok hasta, öldü ölecek. ben de şöyle bir tavsiyede bulunuyorum " gidelim, başkanın karısıyla görüşelim, kadınlar daha hassas ve duyarlıdır. çocuk da zaten aşı olsa da olmasa da yakında ölecek, işe yararsa kurtarmış oluruz." neyse bizim komisyon kabul ediyor, muhbirler haber yolluyor gizlice kadınla görüşüyorum. bebek 6 aylık ama benim boyumda. neyse işte aşının dozu ayarlanıyor ve bebek iyileşiyor. derken karısı başkana durumu anlatınca beni bir ziyafete davet ediyorlar. masa kocaman, sandalyeler, tabaklar ama bana özel bir sandalye yapılmış, tabaklarım çatallarım normal boyutlarda filan ( epey de naifler aslında) derken barış imzalanmış, mutlu mesut bir dünyanın tadını çıkarmaktayız derken bana bir haber geliyor. yüzümün düştüğünü görünce sebebini soruyorlar. ben de " atmosferde daha önce karşılaşmadığımız manevra hacmine sahip cisimler girmiş" diyorum. bunlar mevzuyu anlıyorlar ve uzaylılarla savaşmaya başlıyoruz. bunlar yakından uçan cisimleri elleriyle filan düşürüyorlar.
sonra uyandım. keşke sonunu da görseydim. tam film olacak rüya.
efendim, şöyle ki dünyayı bir hastalık salmış ve bazı insanlar enfekte olmuş ve devleşmişler. boyları 5metre bebkleri bile, benim boyumda filan. bizler de bağışıklığı olan insanlarız. hastalığın kaynağı bilinmiyor. ve bu insanlara biz sterk diyoruz aramızda da düşmanlık var. ben de bizim klanın bilim bakanıyım. bizim bilimadamları bir aşı buluyor. aşı her hastalığı tedavi edebiliyor ama henüz insanlar üzerinde denenmemiş dolayısıyla piyasaya süremiyoruz. bu sterklerin başkanının bebeği de çok hasta, öldü ölecek. ben de şöyle bir tavsiyede bulunuyorum " gidelim, başkanın karısıyla görüşelim, kadınlar daha hassas ve duyarlıdır. çocuk da zaten aşı olsa da olmasa da yakında ölecek, işe yararsa kurtarmış oluruz." neyse bizim komisyon kabul ediyor, muhbirler haber yolluyor gizlice kadınla görüşüyorum. bebek 6 aylık ama benim boyumda. neyse işte aşının dozu ayarlanıyor ve bebek iyileşiyor. derken karısı başkana durumu anlatınca beni bir ziyafete davet ediyorlar. masa kocaman, sandalyeler, tabaklar ama bana özel bir sandalye yapılmış, tabaklarım çatallarım normal boyutlarda filan ( epey de naifler aslında) derken barış imzalanmış, mutlu mesut bir dünyanın tadını çıkarmaktayız derken bana bir haber geliyor. yüzümün düştüğünü görünce sebebini soruyorlar. ben de " atmosferde daha önce karşılaşmadığımız manevra hacmine sahip cisimler girmiş" diyorum. bunlar mevzuyu anlıyorlar ve uzaylılarla savaşmaya başlıyoruz. bunlar yakından uçan cisimleri elleriyle filan düşürüyorlar.
sonra uyandım. keşke sonunu da görseydim. tam film olacak rüya.
Tövbe bismillah... Ben bir daha garip rüya gördüm demeyeceğim :)))
Daha neler neler var ya vallaha benim beyin normal değil.
:)) benimki de değil ama sizinki benden üst levelde belli ki:))
Japon bilimadamlarına mail atacağım. Gelip alsınlar beynimi swh
:)) iyi fikir
Bu bir rüya yada kabus dediğimiz anlamsiz rüyalardır.
Elimde bir sürü karton kutular geri dönüşüm çöpüne atmak için çöpe yaklaşıyorum. Burasi geri dönüşüm fabrikası olmali diye düşünüyorum. kapınin aralık olduğunu görünce başımı uzatıyorum. birisi beni içeriye çağırıyor sanırım onunla geziyoruz burasi bir devlet binasıymış meğer. çeşitli geri dönüşüm çöpleri goruyorum ayrılmış metaller, kağıtlar, camlar bazı eşyalar; yeni ama onlarda geri dönüşümde. Su patlamış birden doluyor ama kapılar kapalı çok yüksek duvarlı oda ve kapılar. çıkmaya çalışırken suya girip çıkış arıyoruz nefes almaya her çıktığımızda su biraz daha yükseliyor sonuna doğru o kadar az kalıyor ki tavana yapışıp nefes alıyoruz ciğerlerimdeki tüm oksijen bittiği için nefessiz kalmanın verdiği tüm acıyı ve korkuyu hissedebiliyorum. Fragman gibi ara ara olanları hatırlıyorum. kötü olaylara maruz kaldiktan sonra insan bilinci garip bir hal alır ya öyle birşey. derken çıkmanın bir yolunu bulmuşuz ve kurtulmuşuz. Hava yağmurlu, karanlık deniz kiyisinda bir yerdeyim üzerim islak yerde büyük siyahlı beyazlı çakıl taşları var ben bir bankta oturuyorum. Daha başka kişilerde var kurtulan yada yardıma gelen. Birisinin elinden gazeteyi alıyorum ve haberi okuyorum. kaç kişinin öldüğünü, boğularak öldüğünü görünce dehşete kapılıyorum. içimi bir bulantı kaplıyor istemsizce öğürmeye başlıyorum yanındaki kişi hemen üstüne gelmesin diye çekiliyor. O kadar üzgünüm ki içimde büyük bir pişmanlık, ben nasıl kurtuldum. tam üçyüz küsür kişinin kaybi aklım almıyor. nedense kendimi suçlamaktan başka çarem yokmuş gibi sanki bende orda ölmeliymişim gibi düşünüyorum, kurtulduğuma sevinemiyorum. Gözlerimi açtığımda kafam oldukca karisik ve bir bulanti hissi hala üzerimde. rüyam bana çok da anlamlı gözükmüyor. Oysaki orada yaşarken çok gerçekçiydi.
Elimde bir sürü karton kutular geri dönüşüm çöpüne atmak için çöpe yaklaşıyorum. Burasi geri dönüşüm fabrikası olmali diye düşünüyorum. kapınin aralık olduğunu görünce başımı uzatıyorum. birisi beni içeriye çağırıyor sanırım onunla geziyoruz burasi bir devlet binasıymış meğer. çeşitli geri dönüşüm çöpleri goruyorum ayrılmış metaller, kağıtlar, camlar bazı eşyalar; yeni ama onlarda geri dönüşümde. Su patlamış birden doluyor ama kapılar kapalı çok yüksek duvarlı oda ve kapılar. çıkmaya çalışırken suya girip çıkış arıyoruz nefes almaya her çıktığımızda su biraz daha yükseliyor sonuna doğru o kadar az kalıyor ki tavana yapışıp nefes alıyoruz ciğerlerimdeki tüm oksijen bittiği için nefessiz kalmanın verdiği tüm acıyı ve korkuyu hissedebiliyorum. Fragman gibi ara ara olanları hatırlıyorum. kötü olaylara maruz kaldiktan sonra insan bilinci garip bir hal alır ya öyle birşey. derken çıkmanın bir yolunu bulmuşuz ve kurtulmuşuz. Hava yağmurlu, karanlık deniz kiyisinda bir yerdeyim üzerim islak yerde büyük siyahlı beyazlı çakıl taşları var ben bir bankta oturuyorum. Daha başka kişilerde var kurtulan yada yardıma gelen. Birisinin elinden gazeteyi alıyorum ve haberi okuyorum. kaç kişinin öldüğünü, boğularak öldüğünü görünce dehşete kapılıyorum. içimi bir bulantı kaplıyor istemsizce öğürmeye başlıyorum yanındaki kişi hemen üstüne gelmesin diye çekiliyor. O kadar üzgünüm ki içimde büyük bir pişmanlık, ben nasıl kurtuldum. tam üçyüz küsür kişinin kaybi aklım almıyor. nedense kendimi suçlamaktan başka çarem yokmuş gibi sanki bende orda ölmeliymişim gibi düşünüyorum, kurtulduğuma sevinemiyorum. Gözlerimi açtığımda kafam oldukca karisik ve bir bulanti hissi hala üzerimde. rüyam bana çok da anlamlı gözükmüyor. Oysaki orada yaşarken çok gerçekçiydi.
Toplu ölümler temalı rüyanızin bilinc alti çıkışlı oldugunu dusundum
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?