beklenen istanbul depremi

olmaması için dua edilen durumdur.

Gelecektir beklenmekte olan deyip sözlerime başlayayım.
Daha önce deprem başlığı adı altında (bkz:#2659) entry'mde detaylıca bilgi verdim. Zemin hareketlenmelerinin ufak ufak biriktikten sonra aktifleşen fay hattı üzerinde 7-8 şiddetinde deprem beklenmektedir. Deprem gelecek ama yarın ama 30 yıl içinde. Önemli olan hazırlık mıyız?
Değiliz!
Kentsel dönüşümlerin henüz tamamlanmadığı, vatandaşın ısrarla ama öyle ama böyle yanaşmaması. Her binanın kendi başına davranışından çok özellikle eski yapı bitişik nizam bloklu yapılaşmalarda deprem sırasında birbirine çekiçlemek etkisiyle davranış gösterip olası devrilme, burkulma davranışı gösterecek binaları da göze aldığımızda tahmin edilenden daha fazla hasar beklenmektedir. Daha barajın davranışını satırlarımda bahsetmedim!
Depremi sözde bekliyoruz öz de kesinlikle beklemiyoruz.
Vah vuuh ila olmaz bu işler!
Partiliyle alakası yok bu işin!
Nasıl her hasta kendi hastalığından sorumlu ve taşıyıcı ve bulaşıcı ise depremin de fay kuşağında yer alan il/ilçe/beldeler olası tehlikelerden bireysel olarak sorumludur.
Türkiye henüz hazırlıklarını tamamlayamadıkları takdirde daha vahim boyutu söyleyeyim; İstanbul Türkiye'nin kalbidir.
Hem maddi hem manevi!
Olası deprem sonrasında henüz dönüşümlerimizi tamamlayamadığımız varsayıldığında deprem sonrası enkaz sonrası en az 15 yıl kendisini toparlayamayacaktır.

Normalde pek takmadığım depremdi. Bu güne kadar.
Bu gün genel jeoloji dersinde hoca kuzey anadolu fay hattını anlattı. Bu öyle bi fay attı ki san andreas fayından sonra dünyadaki en aktif fay hattıymış. Bu fayın 3 segmenti var yani kocaeli sakarya civarlarında 3 kola ayrılıyor. Biri istanbul ile adalar arasından geçiyor, diğeri silivri tekirdağ arasında sonuncusu ise çanakkalede saroz körfezi civarında. Bu fay hattında belli aralıklarla depremler olmuş. Ve bu depremler hep 7 8 aralığında yıkıma sebep olmuş. her 230 ile 280 yıl aralığında 1 deprem meydana gelmiş. En son 1812 yılında tekirdağda olmuş. 7 civarında olduğu düşünülüyor. Ondan önce 1400 lü yıllarda olmuş ve 5 bin kişi ölmüş. O zamanın istanbul nüfüsünü düşününce bu sayının ne kadar fazla olduğunu anlayabiliyoruz. bu depremde hatta istanbulun surlarının 3 te 1 lik kısmı hasar görmüş. Osmanlı kayıtlarında fatihin istanbul surlarını tamir ettirdiği bile vardır. Şimdi günümüze gelirsek 1812 den buna yana fayda tık yok. Demek ki bu profesörler cidden tehlikenin farkında. Adamlar bunca yıl doğru diyorlarmış. Depremin periyodu da yaklaştığına bu deprem her aklıma geldiğinde tırsmaya başlayacağım. Hayırlısı bakalım...
*1600 lü yıllardaki deprem hakkında ya hoca bahsetmedi yada ben kaçırdım o kısmı. Tam olarak öğrenip bi ara eklerim.