uçurtma uçurmak

mahur
Uçurtma denen oyuncak yada alet denen nesneyi havaya çıkartmak ve onu orada tutmayı başarabilmektir. En incesinden iki tane, En az iki tane çıtanız olmalı. Ben bir kere beş çıtadan yıldız şeklinde bir uçurtma yapmıştım. Ne güzel olmuştu. çıtayı bağlarsın sonra bolca ipte lazım. Birde biz poşetlerden oturur kuyruk yapardik. Baya bir emektir uçurtma. denge önemlidir o olmazsa yerden bile kaldıramazsın. Sonra en son olarakda rüzgar lazımdır. Ama bizim memlekette dört mevsim rüzgar olduğu için bu konuda hiç zorlanmazdik. Aksine bizim uçurtmalar aşırı rüzgardan ya kaçıp giderler yada denize çakılırdı. Geçen bahar çocuklara hazır uçurtma aldık, uçurduk. Beş dakika sonra canları sıkıldı. Biz niye hiç bıkmazdık, hayran hayran bakardık, suratımızda gülen bir ifade ile. uçurtmayı uçurmayı başarmak bizi mutlu ederdi, yeterdi bize. Belkide şimdilerde herşey hazır olduğu içindir. Emek yok.
martilara simit atan kadin
'erkek çocuğu işi' denilerek hep içimde bırakılmış aktivite. küçükken komşumuzun oğlu babasıyla birlikte uçururdu. bir kere pencereden görmüştüm. gördüğüm gibi de koşa koşa aşağı inip çimlere oturup o uçurtmanın uçuşunu izlemiştim. komşumuzun oğlunun bana bakıp bakıp şaşkınlığıma gülüşü hala gitmez gözümden.

aradan yıllar geçti. oyunların, eğlencelerin cinsiyet anlayışları değişti. fakat ben şimdi de uçurmayı bilmediğim için uçuramıyorum.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol