park

nushirevan
İnsanların meteopol hayatından biraz olsun kurtulup, iki nefes alabilmek için beton hayatının arasına sıkıştırdığı metrekare ile sınırlı yeşil alan. Genellikle çocukları oynatmak kullanılan, emekli amcaların milleti seyrettiği, kimsesizlerin banklarını gece sahiplendiği, apartman çatılarına mecbur kalan kuşların doğal hayatlarını yaşayabildiği için cıvıltıyla dolu, suyu parayla satılan şehirde bedava çeşmesi ile çölde vaha gibidir. Ancak bizdeki park mantığı, rekreasyon ve peyzaj mantığı tam olarak oturmuş değil. Çünkü parklar, zaten insanların sıcak yaz günlerinde özellikle gölgelikler ve doğal hayat için uğradığı mekanlar. Oysa yürüyüş yolları, kaldırımlar, suyu 5 tl'ye satan büfe, kokuşmuş tuvaletler, ağaçların etrafını saran taşlar, bankların üzerindeki belediyenin adı bile insana şehir hayatını unutturmuyor. central park veya hyde parktan alınacak çok ders var ama henüz o seviyeye gelmemiz için çok fırın ekmek yememiz gerekiyor.




Büfe, kaldırım taşı, yürüyüş yolları görebilen var mı?

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol