güldür güldür show

sans sommeil
Aşırı gereksiz televizyon programı. Güldürüyor desek yok, düşündürüyor desek o da yok. 30 40 yaşındaki adamların,kadınların çıkıp salak salak bebek taklidi yaparak güldürmeye çalışmaları çok itici ve iğreti.

Ne gömdüm he. Ama harbiden leş.
1
10line 10line
Ben de tek gülmeyen ben miyim diyordum
Tolgg
Kendilerinin bile zoraki güldüğü, yapmacık geldiğini düşündüğüm komedi tadındaki ama komedi olmayan yani güldürmeyen şov programıdır. Şov kısmı doğru da “güldür-me” kısmına ağzımı yoramayacağım. Popüler ürün şov programı deyip geçelim!
nushirevan

Ramazanda pide kuyruğu skecinde politik bir alegori yapıldığı iddiası vardı. Sosyal medyada kanıt olduğu varsayılan söylemler ve benzetmeler dolaşıyordu. "Lütfen bekleyiniz" skeci de aynı ayarda olmuş.

Hazırsanız başlıyorum:

Televizyonculuk yaptığım dönemde bilinçaltı yönlendirme konusunda bir kaç eğitim almıştım. Televizyonda her gün gördüğünüz ama hemen farkedemeyeceğiniz küçük detaylardır bunlar. Örneğin X siyasetçiyi, Y siyasetçisinden daha başarılı, daha güvenilir ve daha umut verici göstermek için basit bir teknik kullanılır. X siyasetçinin salonunda 200 kişi vardır ama kamerayı sabitler, mikrofon sesini salonun sisteminden kameraya çekersiniz. X siyasetçinin gülümseyerek anlattığı kısımları montajlar ajanslara servis edersiniz. Y siyasetçinin salonunda 2000 kişi varsa bile, siz aktüel (hareketli) kamera ile çekim yapar, sesi kameranın üst mikrofonundan çeker ve siyasetçinin bağırdığı kesimleri montajlarsanız seçmen üzerinde bilinçaltı bir manipülasyona sebep olmuş olursunuz. İzleyici sabit görüntülü X siyasetçiyi, focus problemi yaşayıp sözlerini altyazıyla anlayabildiği Y siyasetçisine tercih eder. Hem de ne dediğine bakmaksızın.

Neyse uzatmayalım, Güldür güldür bize temsili bir skeç yazmış ama cayır cayır darbe çığırtkanlığı yapmışa benziyor. Eğer skeci izlediyseniz aşağıdaki tespitleri ona göre düşünün.

Kaldırım, Türkiye'deki siyaset arenasını, üzerindekiler ise bu arenanın başrollerini temsil etmekte.

Trafik ışığını harekete geçiren düğme seçim sinyali. Karşı kaldırım ise iktidarı temsil ediyor. Kaldırıma ilk gelen İbrahim fetö'nün temsili. Üzerindeki sarı palto, fethullah'ı andırıyor zaten. Kaldırıma ilk gelen Fikri'yi de kandırıyor. Fikri Akp temsili. Fetö'nün akp'yi kandırdığı algısı malum. İbrahim'in yalanına kanan Fikri, kaldırıma yeni gelen herkese bu paranoyayı zerk ediyor. Güldür güldür yazarlarına göre iktidar bu şekilde korku pompalıyor anlaşılan. Kaldırıma her gelen düğmeye basmaya, yani seçime gitmeye yelteniyor ama işe yaramadığı hemen anlaşılıyor. Sistemden kaçan ve denize atlayan İbrahim, böylece okyanus ötesine vurgu yapıyor.

Karşısı iktidar, bozuk trafik ışığı da çalışmayan seçim sistemi. Ancak iktidara sadece demokratik yollardan gidilmiyor belli ki. Bir "üst geçit" var. Bu geçit, seçim sistemindeki boşluğu temsil ediyor. Örneğin medyayı arkasına alan, rüzgarı da arkasına alıyor türkiye'de. Veya boş oy atmak, en çok oy alan partilere yarıyor gibi.. Fikri üst geçitten karşıya geçiyor ve tekrar dönüp kaldırıma ulaşıyor. Üst üste iktidar olmanın başka bir anlatım yolu.

Dediğim gibi kaldırımdaki herkes birer siyasi aktör. İbrahim'deki fetö paltosunda olduğu gibi, kılık kıyafetler de kim olduklarına dair sinyaller veriyor.

Kırmızılı kadın chp. Z kuşağını temsil eden iki genci de arkasına alıp karşıya geçmeye, yani iktidar olmaya yelteniyor ama o da cesaret edemiyor. Burada güldür güldür yazarlarının, chp'nin etkisiz siyasetinden dem vurduğu açık. Kadın karşıya niyetlendiğinde, Fikri yani akp "önce beni çiğnemen lazım" diyor ve önüne yatıyor kadının. Komik bir skece göre oldukça saçma bir durum. Neden kaldırımda kalan birisi geçmek isteyene engel olsun ki? İşte bu kısım bu anlatımın altındaki subliminal mesajın su yüzüne çıkan kısmı. fikri yatıyor, kadın üzerine basıp bir adım atıyor ama karşıya geçemiyor. Bu adımı, iktidarın kaybettiği yerel seçimler veya gezi olayları gibi düşünebilirsiniz.

Kırmızılı kadın yani chp ile kol kola gelen Hayati, hdp'yi temsil ediyor. Kadının hükmü altında olduğu belli. Üstelik karşıya geçme çabaları boşa çıkınca "yapacak bişey yok" diyip oturmayı teklif ediyor. Hdp'nin oturma eylemleri revaçta malum. Anlamsızca oturuyorlar.

Yaşlı kadını ilk anda tülbentinden ötürü iyi parti ve meral akşener zannettim ama Fikri, üst geçitten iktidara yürürken onun bastonunu alıp gidince, bu karakterin mhp'yi temsil ettiği açık edilmiş oldu. Malum, Mhp'ye "baston" yakıştırması yapılmıştı. Beklemekten yorulan aktörler arasında ölüp gideceğini düşünen ve "İlk ben giderim" diyerek kendini acındıran teyze, Akp'nin yokluğunda Mhp'nin baraj altında kalacağından bahsediyor aslında. Hatta onu ilk teskin eden yine Fikri "öyle deme bunu bir sınav gibi düşün" diyor ve müttefiğine destek oluyor.

Gruba sonradan gelen Mustafa, üzerindeki mavisiyle Deva partisini temsil ediyor. Orada bekleyenleri garipsese de, paranoya onu da ele geçiriyor ve o da bekleyenler arasına karışıyor.

Asıl bomba tespit ve bu giri'nin sebebi ise lambanın, yani seçim sisteminin bozuk olduğu anlaşıldığında, karşıya geçip herşeyi ortadan kaldırıp, bekleyenlere ayar çeken belediye çalışanlarının asker olması. Yani darbe oluyor. Dikkat ederseniz belediye çalışanı Kudret'in eli arkada duruşu bir komutan edasına benziyor. Bozuk sistemi temsil eden ışıkları söküp götürüyor.

Finalde ibrahim yani Fetö, bütün partililere sessizlik yemini ettirip karşıya niyetlendiriyor ama kamyon ışıkları altında kalıveriyorlar.

Türkiye'nin kaderi bir kamyonla değişmişti hatırlarsanız. Yine bir kamyonla da değişir demeye getirmişler gibi..

Benim Eyyorlamam bu kadar, hadi iyi akşamlar..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol